Daha fazla bilgi: Ağustos'ta İstanbul'da Yapılacak 11 Şey
Antik Konstantinopolis'in tarihi, İstanbul'un sunduğu pek çok cazibe merkezinde kendini göstermektedir. Camilerini, saraylarını, meydanlarını, müzelerini ve sokaklarını gezmek için haftalar harcayabilir, ancak her mahallesinde yeni ve ilginç köşeler saklayan şehri tam olarak tanıyamayabilirsiniz.
Ağustos ayının başta sıcak ve çok sayıda turist olmak üzere çeşitli dezavantajları olsa da, ziyaret yine de şiddetle tavsiye edilir. En önemli anıtlarının yanı sıra, sizde silinmez bir iz bırakacak diğer yerlerin ve etkinliklerin tadını çıkarabilirsiniz.
1. Başlıca turistik yerlere gitmek için turist otobüsünden yararlanın

Ağustos sıcağı, turistik yerlere ulaşmak için İstanbul sokaklarında yürümeyi rahatsız edici hale getirebilir. Bu sıcaklıkların neden olduğu yorgunluktan kaçınmanın iyi bir yolu, Türkiye'nin başkentinde sunulan turist otobüslerinden birine rezervasyon yaptırmaktır.
İstediğiniz kadar inip binebileceğiniz ücretsiz durakları sayesinde, Haliç ve hatta Boğaz Köprüsü çevresinde bulunanları unutmadan Topkapı Sarayı'ndan Taksim Meydanı'na kadar şehrin başlıca turistik yerlerine ulaşabileceksiniz.
Turist otobüsü biletleri, hangisini tercih ettiğinize bağlı olarak farklı geçerliliğe sahiptir. Şehirde kalış sürenize ve planlarınıza bağlı olarak bunları 1, 2 veya 3 gün için satın alabilirsiniz.
2. Prens Adaları'na Kaçış

İstanbul sokaklarının bitmek bilmeyen koşuşturmacasından biraz yorulduysanız ve yüksek sıcaklıklar sizi yorduysa, daha serin ve sessiz bir gün geçirerek rahatlamak için Adalar 'a bir gezi rezervasyonu yaptırın. Yeni başlayanlar için, arabalar kesinlikle yasak olduğu için adalarda hiç trafik gürültüsü duymayacaksınız. Doğal alanları kirletmemek için sadece bisiklet ya da at arabası kullanılabilir.
Bu isim Marmara Denizi'nde bulunan toplam 9 adayı kapsar. Efsaneye göre, Bizans imparatorları tarafından uygunsuz görülen davranışları nedeniyle birkaç prenses bu adalara sürgün edilmiştir. Bugün 9 adadan sadece 4' ü ziyaret edilebilmektedir: Heybeliada, Burgazada, Kınalıada ve en büyüğü olan Büyükada. Viktorya döneminden kalma evleri muhteşem bitki örtüsü, plajlar ve harika Hagios Giorgio kilisesiyle tamamlandığı için genellikle en çok ziyaretçi çeken yer ikincisidir.
Bir gün geçirmek için en uygun yol Büyükada'ya organize bir gezi rezervasyonu yapmaktır, ancak Kabataş iskelesinden bir feribot da alabilirsiniz.
3. Yerebatan Sarnıcı'na hayran kalacaksınız

İstanbul'un tarihi merkezinde yapılacak harika şeylerden biri, şehrin sıcağından bir süreliğine kaçmak için mükemmel olan, 6. yüzyılda Bizans hükümdarlarının sarayı için su tedarik sisteminin bir parçası olarak inşa edilen Yerebatan Sarnıcı'na rehberli bir tur rezervasyonu yaptırmaktır.
O zamanlar bu sarnıç, şimdi tamamen ortadan kalkmış olan bir bazilikanın parçasıydı. Yüzeyden bakıldığında, hiç kimse bu yeraltı alanının neleri gizlediğini hayal edemez ve tüm ziyaretçiler merdivenlerden indiklerinde 10.000 metreküp su depolama kapasitesine sahip büyük bir oda bulduklarında şaşırırlar.
Şehrin ortasındaki bu gerçek tazelik vahası, 9 metre yüksekliğinde 336 sütuna ev sahipliği yapmaktadır. İlginçtir ki bu sütunlar arasında üslup açısından bir bütünlük yoktur, zira şehre getirilmeden önce başka yapıların ya da anıtların bir parçasıydılar. En ünlü sütunlar hiç kuşkusuz kaidesinde Medusa başı tasviri bulunanlardır. Yeşilimsi renkleri ve loş ışıkları gerçekten büyülü bir atmosfer yaratır.
Yakındaki diğer sarnıçlar
Yerebatan kuşkusuz en ünlü ve görkemli olanı olsa da, Sultanahmet bölgesindeki diğer antik su depolarını da ziyaret edebilirsiniz. Bunlar arasında Hipodrom ile Forum arasında yer alan Binbirdirek Sarnıcı da bulunmaktadır.
Bir başka seçenek de Valens Su Kemeri'ne bağlı olan Theodosius Sarnıcı'na girmektir. Klasik müzik konserleri ve diğer etkinlikler bazen burada düzenlendiği için web sitesini kontrol etmenizi tavsiye ederim.
4. Boğaz'da bir gemi yolculuğunun keyfini çıkarın

Ağustos ayı için bir başka ideal plan da Boğaz'da bir gemi turu yapmaktır. Denizden İstanbul'un güzelliğini ve çeşitliliğini tamamen farklı ve benzersiz bir şekilde düşünebileceksiniz.
Dahası, sesli rehber ve sağlanan harita sayesinde tüm ilgi çekici noktaları kolayca bulabilecek ve şehrin tarihinin yanı sıra Dolmabahçe Sarayı veya Ortaköy Camii gibi en sembolik yerlerinin hiçbir detayını kaçırmayacaksınız. Ve tabii ki Asya ve Avrupa'yı birbirine bağlayan köprülerin muhteşem fotoğraflarını çekme fırsatınız olacak.
90 dakikalık gemi yolculuğu, İstanbul Boğazı'nın panoramik manzarasının keyfini çıkarmanızı ve İstanbul'a çok özel bir şekilde hayran kalmanızı sağlayacaktır. Hepsinden iyisi, özellikle İstanbul'da kalış süreniz kısaysa, hızlı ve kuyruksuz bir şekilde içeri girebileceksiniz.
5. Sahilde bir gün geçirin

Her ne kadar İstanbul'un şehir sınırları içinde plajı olmasa da, seyahatinizi kumlara uzanıp birkaç saat geçirmek için değerlendirmek istiyorsanız, çevrede çok ilginç seçenekler bulacaksınız. En önemli anıtları ziyaret etmek için geri dönmeden önce biraz serinlemek hoşunuza gidecek bir şeydir. Ayrıca İstanbul'da bir yat gezisi için rezervasyon yaptırabilir ve tüm deneyimin tadını çıkarabilirsiniz.
- Florya Güneş: Burası İstanbul'a en yakın plaj olmasına rağmen muhtemelen en düşük kaliteye sahip olanıdır. Şehre bu kadar yakın olduğu için Ağustos ayında çok kalabalık olma eğilimindedir ve kumda bir yer bulmakta zorlanacaksınız. Oraya ulaşmanın en iyi yolu Sirkeci'den Florya Tren İstasyonu'na giden Marmaray metro tren hattıdır.
- Kilyos'ta (Karadeniz)Güneş Plajı Terapisi: Kilyos kasabasında birkaç ilginç plaj bulacaksınız. Güneş Plajı 1 kilometre boyunca uzanır ve bir teras, restoran ve bar ile çok iyi bir şekilde donatılmıştır. Ağustos ayı boyunca burada çeşitli festivaller de düzenlenmektedir. Ücretli olduğunu lütfen unutmayın. Buraya 151 numaralı otobüsle (Hacı Osman metro durağından) veya Beşiktaş iskelesinden özel bir servisle ulaşabilirsiniz.
- Ağva Kilimli Koyu (Karadeniz): Bu plaj, gerçekten cennet gibi bir doğal ortamda yer almasıyla öne çıkmaktadır. Bu da onu yürüyüşçüler için popüler bir yer haline getirmiştir. Buraya ulaşmanın en kolay yolu Üsküdar'a gitmek ve 139 A otobüsüne binmektir.
- Burc:::: plajı Boğaziçi Üniversitesi Mezunlar Derneği tarafından işletilmektedir. Gerçekten ince kumu olan bu yerde geniş bir teras, bar ve kafenin yanı sıra birkaç restoran bulunmaktadır. Hafta sonu akşamları partiler ve konserler düzenleniyor. Hacı Osman metro durağından binebileceğiniz 151 numaralı otobüs sizi sorunsuz bir şekilde bölgeye bırakacaktır.
6. Kadıköy'de gece hayatını kaçırmayın

Kadıköy semti son yıllarda İstanbul'un en canlı semtlerinden biri haline geldi. Ağustos ayında şehirdeyseniz, bir akşamınızı sokaklarında dolaşarak ve çok çeşitli kafe, bar ve pubları tanıyarak geçirmenizi tavsiye ederim.
Oraya başka yollardan da gidebilirsiniz, ancak bence Karaköy'den vapura binip İstanbul'un Asya yakasındaki muhteşem tren istasyonunda inmekten daha iyi bir yol yok: Haydarpaşa. Kaiser Wilhelm II'nin 20. yüzyılın başında sultanlara hediye ettiği bu binayı görmek için bile bu yolculuğa değer. Hatta hemen suyun üzerindeki terasta oturup manzaranın tadını çıkarırken bir bardak çay içmenizi tavsiye ederim.
Daha sonra mahallenin sokaklarında dolaşın, bölgedeki mağazalara göz atın ve harika atmosferi keşfetmek için bir restorana veya bara uğrayın.
7. Üsküdar semtindeki koşuşturmadan ve karmaşadan kaçının

Sultanahmet, İstiklal Caddesi ve Galata Kulesi bölgesi Ağustos ayında turistlerle dolup taşarken, İstanbul'da bu kadar kalabalık bulamayacağınız başka ilginç semtler de vardır Şehrin Asya yakasındaki Üsküdar, en çok tavsiye edilenlerden biridir. Eminönü'nden vapurla gelirseniz (Marmaray sualtı trenini de tercih edebilirsiniz), en ilginç güzergah sahil boyunca "pembe dizi semti" olarak adlandırılan Kuzguncuk'a ulaşana kadar başlar.
Renkli evler ve küçük bahçelerle dolu bu bölge, birçok Türk pembe dizisi için dekor olarak kullanılmasıyla ünlüdür. Mahalle aynı zamanda modern, genç ve geleneksel mekânların ilginç bir karışımına sahiptir. Bir gezintiden sonra, yol boyunca tüm cazibe merkezlerine göz atarken, güzel Atik Valide Camii'ne doğru caddeden aşağı inmelisiniz.
Bir sonraki ilgi çekici nokta, mahallenin ortasındaki güzel bir parkta bulunan Karacaahmet Mezarlığı'dır. Denize doğru inerken, Mihrimah Sultan Camii'ni (bence İstanbul'daki en iyi camilerden biri) ve yakınlarda bulunan restoranlar da dahil olmak üzere balık pazarını gezmeyi kaçıramazsınız.
8. Eyüp'ü ziyaret edin ve Pierre Loti kafede gün batımını izleyin

Bu turlar tüm yıl boyunca yapılabilse de, özellikle Pierre Loti kafenin açık hava terasından harika manzaraların tadını çıkarmak istiyorsanız, yaz ayları belki de bu turları yapmak için en iyi zamandır. Benim tavsiyem, öğleden sonranın bir kısmını fünikülerle kafeye çıkmadan önce civarda dolaşarak geçirmenizdir.
Eyüp semti de turist kalabalığından kaçmak için ideal bir yerdir. Atmosfer neredeyse tamamen yereldir. Şehirdeki en muhafazakâr yapılardan biri olarak kabul edilen Eyüp Camii ana ilgi odağıdır. Dini açıdan, tüm dünyadaki Müslümanlar için üçüncü en önemli hac yeridir ve içinde Muhammed'in yardımcısı Ebub Eyyub el-Ensari'nin mezarı bulunmaktadır.
Camiden çıktığınızda bitişikteki meydanda bir gezinti yapmanızı tavsiye ederim. Hem orada hem de yakındaki sokaklarda, neredeyse hiç turist olmayan ve yerel halk için dükkanların bulunduğu başka bir İstanbul görebileceksiniz. Gerçekten canlı ve değerli bir yürüyüş. Son olarak, sizi küçük bir tepenin zirvesine çıkaran teleferiğe binmeniz gerekecek. Tepe aslında görülmeye değer bir mezarlıktır, ancak teleferikle çıkıp yürüyerek inmek daha iyidir.
Pratik bilgiler
- Rehberli tur: Haliç boyunca Eyüp Camii'ni ziyaret etmenizi sağlayan bazı rehberli turlar vardır.
- Eyüp'e nasıl gidilir: En iyi yol Eminönü istasyonundan otobüsle gitmektir (yolculuk yapan birçok hat vardır), ancak Fener'den uzun bir yol da yürüyebilirsiniz.
- Teleferik: 8:00 ile 23:00 saatleri arasında çalışır ve tıpkı otobüste olduğu gibi şehir ulaşım kartıyla ödenebilir.
9. Rock 'n' Coke'ta biraz müzikle ritminizi yakalayın

Eğer rock seviyorsanız şanslısınız, çünkü İstanbul Ağustos ayında üç gün boyunca dünyanın en büyük rock festivallerinden birine ev sahipliği yapıyor. Coca-Cola markasının sponsorluğunda düzenlenen Rock 'n Coke, her yıl dünyanın dört bir yanından en iyi grupları bir araya getiriyor.
Bu makro-festivalin sahneleri açık havada yer alıyor ve geceyi festival için kurulan kamp alanında geçirmek mümkün. Konser alanı şehirden 50 kilometre uzaklıktaki **Hezarfen Havaalanı'**nda yer almaktadır.
Ayrıca küçük bir eğlence parkı ve bir alışveriş alanı da bulunmaktadır. Rock ağırlıklı olmasına rağmen, diğer müzik tarzlarının performanslarını da bulabilirsiniz.
10. Zafer Bayramı veya Zafer Bayramı geçit törenlerine katılın.

Ağustos ayının sonunda, tam olarak 30'unda İstanbul'daysanız, şehrin Zafer Bayramı geçit törenlerini göreceksiniz.
Bu tarihte ülke, modern Türkiye'nin babası Mustafa Kemal Atatürk'ü ülkenin lideri yapan 1922'de Yunan ordusuna karşı savaşta kazandığı zaferi kutluyor.
İstanbul da dahil olmak üzere ülke genelinde askeri geçit törenleri ve diğer kutlamalar düzenlenir. Ayrıca, Türkiye'nin en sembolik binalarından bazıları ülkenin bayrağıyla ışıklandırılır. Ancak, resmi tatil olduğu için bazı dükkanların kapalı olabileceğini unutmayın.
11. Belgrad Ormanı'na kısa bir yolculuk yapın

İstanbul'da, özellikle de Ağustos güneşi altında daha fazla yeşilliği özlediyseniz, tavsiyem **yakındaki Belgrad Ormanı'**na günübirlik bir gezi yapmanızdır. Pek çok İstanbullunun tatillerinde ya da hafta sonlarında yaptığı gibi, muhteşem bir yeşilliğin ortasında işaretlenmiş patikalar boyunca yürüyebilir ve dinlenebilirsiniz.
Toplamda yaklaşık 5.000 hektarlık bir alanı kaplayan bu orman, şehir merkezine arabayla sadece bir saatlik mesafededir. Biraz yürüyüş yapmanın yanı sıra, ormanda kayıkla gezebilir veya belirlenmiş piknik alanlarında keyifli bir piknik yapabilirsiniz.
Bu bölgeye ulaşmak çok karmaşık değildir. En pratik yol, Hacı Osman yönündeki metroya binmek ve ardından 42 HM otobüsüyle Bahçeköy'e gitmektir. Alternatif olarak, İstanbul'un merkezindeki bazı küçük seyahat acenteleri bölgeye günübirlik geziler düzenlemektedir.
Ağustos ayında İstanbul'da hava durumu

İstanbul şehri, yılın hangi zamanında giderseniz gidin yapılacak ve görülecek pek çok şey sunar. Ağustos ayında hava durumu, Temmuz ayında İstanbul'da olmanızla hemen hemen aynıdır: sıcak ve nemli. Seyahate çıkmadan önce hava durumunu kontrol etmek her zaman iyi olsa da, en yüksek sıcaklıkların 30'ların üzerinde olması ve en düşük sıcaklıkların 20°C'nin altına düşmemesi muhtemeldir.
Ağustos ayının en iyi yanı yağmurun nadir görülmesidir, ancak bir yaz fırtınası patlak verirse şaşırmayın.