Roma'daki 10 Gizli Nokta

Colosseum'a rehberli turlar, Vatikan'a giriş biletleri, Roma'nın en güzel meydanları, etkileyici çeşmeleri ve zengin ihtişamlı sokaklarının ötesinde, turistlerin gözünün genellikle fark etmediği gizli bir Roma saklıdır.

İşte bu yüzden bu satırları okuyorsunuz: sürüden ayrılmak ve Roma'da görülecek ve yapılacaklar listenize, Ebedi Şehir'in kayıp mücevherlerini eklemek için.

Roma'nın Coppedè mahallesi, Via Dora ve Via Tagliamento'nun köşesinde, dört sokak arasında sıkışmış bir masal diyarının içine girmiş gibi hissettirir. Birkaç çok güzel bina ve bir çeşmenin bulunduğu bir meydan vardır. Bunlar size yetersiz gelse de, ziyaretinizi kesinlikle değer kılacak yerlerdir.

Bu bölgenin bir avantajı, çok tanınmaması nedeniyle Roma'nın kalabalık sokaklarından kaçan turistler için bir sığınak olması ve gün batımında dinlenip çok güzel fotoğraflar çekebileceğiniz bir yer olmasıdır. Roma'yı ziyaret ettiğinizde yapmanızı tavsiye ettiğim planlardan biri ve gizli Roma turu için özel bir tur rezervasyonu yaparsanız mutlaka uğrayacağınız yerlerden biri olacaktır.

Piccola Londra'ya, Notting Hill tarzındaki evlerine aşık olacağınızı bilerek gidin, sadece Roma'nın Akdeniz büyüsüyle. Bu mahallenin adı, kelime anlamıyla Küçük Londra anlamına gelir ve Roma'yı modernize etmek ve diğer Avrupa şehirlerinin tarzına uyarlamak amacıyla 20. yüzyılın başlarında inşa edilmiştir. Bu mahallenin şehrin geri kalanıyla oluşturduğu kontrast bunun kanıtıdır.

Piccola Londra, mimar Quadrio Pirani'nin projesi hiçbir zaman genişletilmediği için sadece birkaç sokaktan oluşur, ancak Via Flaminia'nın hemen yanındaki Via Bernardo Celentano'da bu sıra dışı Londra mahallesinde dolaşabilirsiniz.

• Roma'yı ziyaretiniz sırasında Borguese Galerisi ve bahçelerini gezerseniz, burayıda görmeyi unutmayın, çünkü yürüyerek yarım saatten biraz fazla bir sürede ulaşabilirsiniz.

Aventino Tepesi, Roma'nın yedi tepesinden biri ve şehrin en güneyinde yer almaktadır. Roma Cumhuriyeti döneminde, şehrin birçok plebinin ikamet ettiği yerdi, ancak bugün zarif konaklar ve bahçelerle çevrili bir bölgedir.

Tüm bu bahçeler arasında, muhtemelen Roma'nın birçok sakininin en sevdiği bahçe olan Giardino degli Aranci veya Portakal Bahçesi, eskiden Dominiken rahiplerin bahçesiydi. Girişi ücretsiz olan bu park, Roma'nın artık çok da iyi saklanamayan bir sırrını barındırıyor: uzaktan Aziz Petrus Bazilikası'nın kubbesini görebileceğiniz bir kilit.

Şüphesiz, Aziz Petrus Bazilikası'nı ziyaret ettikten sonra bu simgesel yeri fotoğraflamak için ideal bir yerdir, bu yüzden hem manzarası hem de yürüyüşü için bu ziyareti planınıza ekleyin. Portakal Bahçesi'ni ziyaret etmek için en iyi zaman gün batımından bir saat öncedir, ancak bu saatte daha fazla turist olacaktır.

• Trastévere semtini ziyaret etmeden önce veya sonra, nehirden geçerek çok kısa bir mesafede olduğu içinbu fırsatı kaçırmayın.
• Ziyaret saatleri: Ekim'den Şubat'a kadar sabah 7'den gün batımına kadar, Mart'tan Eylül'e kadar 20:00'ye kadar ve Nisan'dan Ağustos'a kadar 21:00'ye kadar.

Basilica di Santo Stefano Rotondo al Celio, size mutlaka bahsetmem gereken bir yer ve Roma'nın katakombları ve bazilikalarını gezmek için rehberli bir tur rezervasyonu yaparsanız, neredeyse kesin olarak uğrayacağınız yerlerden biri olacak. San Pietro Bazilikası'nın rakibi olmadığı doğru, ancak burada amaç, Vatikan'ın bazilikasıyla rekabet edecek bir bazilika bulmak değil: diğerlerinin yanlış bir şekilde görülmeye değer bulmayacağı bir yer bulmak.

Colosseum'a yakınlığı nedeniyle, Basilica di Santo Stefano Rotondo al Celio tam da aradığımız yere uyuyor. Dairesel mimarisi, şehitlerin freskleriyle süslenmiş kasvetli iç mekanı ve mezarlık havası, Roma'da çok az yerde bulabileceğiniz bir atmosfer yaratıyor.

Basilica di Santo Stefano Rotondo al Celio'ya ulaşmak için en iyisi, Kolezyum'daki rehberli turunuzdan yararlanarak yürüyerek gitmek. Via di Santo Stefano Rotondo 7'ye ulaşmak yaklaşık 10-15 dakika sürer.

• Colosseum'u ziyaret ettiğinizde burayıda görmeyi unutmayın, çünkü oldukça yakındır.
• Ziyaretsaatleri: Ekim-Mart ayları arasında 10:00-13:00 ve 14:00-17:00, Nisan-Eylül ayları arasında ise 15:00-18:00.

Palazzo Doria Pamphilij

Bu saray, Roma'nın en gözden kaçan yerlerinden biridir, ancak gizli Roma turu için özel bir tur rezervasyonu yaparsanız dahil edilebilir. Şehir merkezinde, Trevi Çeşmesi, Panteon ve Victor Manuel II anıtının yakınında yer alır ve dışı güzel olmakla birlikte, içi ziyaret edebileceğiniz bir müze olan Doria Pamphilij Galerisi'ni barındıran barok bir fantezi gibidir.

Müzenin koleksiyonu, saraya adını veren aileye aittir ve Rafael, Tiziano ve Velázquez gibi ressamların eserleri, ihtişam ve lüksle dekore edilmiş bir galeride sergilenmektedir.

Roma sokaklarının gürültüsünden uzaklaşmak için ideal bir yer, özellikle müzenin içinde, güneşin özel bir şekilde parladığı sütunlu bir avlu bulunmaktadır.

• Roma'nın merkezindeyken, Trevi Çeşmesi'ne bozuk para atarken veya akşamüstü Panteon'u ziyaret ederkenburayı görmeyi unutmayın.
• Ziyaret saatleri: Cumartesi, pazar, pazartesi ve tatil günleri 9:30-19:00, cuma günleri 11:30-23:00.
• Fiyat: 14 € sesli rehber dahil.

Sorrentino'nun La Grande Bellezza filmini izlediyseniz, bu park size filmin sahnelerinden birini hatırlatacaktır. İzlemediyseniz, antik dünyanın kalıntılarını andıran, kayıp bir medeniyetin kalıntıları arasında bitki örtüsüyle kaplı bir park keşfedeceksiniz.

Su Kemeri Parkı, özellikle gün batımında, Aqua Felix veya Aqua Claudia su kemerlerinin hala ayakta duran kemerlerinden birinin çerçevelendiği manzarayı görebileceğiniz, Roma'nın en ilginç yerlerinden biridir.

Parkı ziyaret etmek tamamen ücretsizdir ve şehir merkezinden metro A hattını kullanarak Lucio Sestio veya Giulio Agricola istasyonlarına inip, Aqueduct Park'a birkaç dakikalık yürüme mesafesinde ulaşabilirsiniz. Ayrıca, Roma'nın Via Apia, su kemerleri ve katakompları boyunca elektrikli bisiklet turu için rezervasyon yapabilirsiniz.

• Roma'nın merkezinden oldukça uzak olduğu için, boş bir gününüz varsamutlaka görmeye değer.

Tiber Nehri, Roma'nın tarihi merkezini ve Trastevere semtini birbirinden ayırır. Nehrin üzerinde, Ponte Cestio köprüsü, eski köprüleri ve kilisesi ile küçük bir ortaçağ kasabası gibi büyüleyici ve pitoresk Tiber Adası'na bağlanır. Eskiden, Roma'yı vebadan kurtaran Yunan tıp tanrısı Asklepios'a adanmış bir tapınak vardı. Bu tapınak, Roma'nın en önemli hastanelerinden biri olarak günümüze ulaşmıştır.

Tiberina Adası'nın çevresinde dolaşmak, Roma'ya son ziyaretim sırasında en sevdiğim aktivitelerden biriydi ve dönüş uçağıma binmeden önce son bir kez daha buraya geldim. Ayrıca, Trastévere turu veya Roma'nın Yahudi Mahallesi turu rezervasyonu yaparsanız, burayı da göreceksiniz.

Yaz aylarında ada, Isola del Cinema film festivaline ev sahipliği yapar. Nehir kıyısı boyunca barlar, restoranlar ve yemek tezgahları da bulunur, bu da adaya şenlikli ve kesinlikle unutulmaz bir atmosfer katar.

• Tiber Nehri'nde mola veren bir tekne turu rezervasyonu yaparsanız, muhtemelen buraya da uğrayacağınız içinbu fırsatı kaçırmayın.

Roma'yı ziyaretiniz sırasında Michelangelo Buonarroti'nin sanatı ve dehası hakkında derinlemesine bilgi edineceksiniz: Pietà, Sistine Şapeli'ndeki freskler... Ancak, kendi gözlerinizle Musa'yı görmeden onun sanatını tam olarak anlayamazsınız.

San Pietro in Vincoli Bazilikası'ndaki (aynı adı taşıyan meydanda) Papa II. Julius'un mezarında bulunan bu heykel, hayal kırıklıklarıyla dolu bir eserdir: eserin yaratılması sırasında papa, Michelangelo'ya yaptığı bağışları kesmiş ve 40 heykelden oluşacak devasa eser, Musa figürünün öne çıktığı bir sahneyle kalmıştır.

Heykelin ilginç bir özelliği, tarihçilere göre Kutsal Kitabın yanlış çevirisinden kaynaklanan bir gelenek uyarınca boynunda boynuz izleri olmasıdır. Bu da Musa'nın yüzüne düşen ışığı biraz rahatsız edici hale getirir.

• Colosseum'u ziyaret ettikten sonra, sadece yedi dakikalık yürüme mesafesindeki bu eserigörmeyi unutmayın!

Piazzale Giuseppe Garibaldi, Gianicolo

Sorrentino'nun filmi La Grande Bellezza'nın bir başka çekim yeri olan Piazzale Giuseppe Garibaldi'de, aynı adı taşıyan asker ve politikacıya ait bir anıt ve 17. yüzyıldan kalma muhteşem bir çeşme, Fontana dell'Acqua Paola bulunmaktadır.

Roma'nın sekizinci tepesi olarak da bilinen Gianicolo tepesinin zirvesinde yer alan bu meydan, özellikle gün doğumu ve gün batımı saatlerinde şehrin muhteşem manzarasını sunar.

• Gianicolo tepesinden şehrin muhteşem manzarasını seyretmek istediğinizdeburayı mutlaka ziyaret edin.

Son olarak, Roma'nın gizli hazinelerinden onuncuya geldik: Borromini'nin Perspektifi, Roma'nın en büyüleyici yerlerinden biri. Palazzo Spada'nın portakal ağaçlarıyla dolu avlusunda bulunan bu yer, Kardinal Spada tarafından yaptırılan bir optik illüzyondur. Roma'nın savaş tanrısı Mars'a adanmış bir heykelin bulunduğu sekiz metre uzunluğundaki galeri, gerçekte çok daha uzun görünür.

Mimar Giovanni Borromini'nin dahice zihninin eseri olan bu efekt, yükselen bir zemin ve alçalan bir tavan kullanılarak yaratılmıştır. Yan sütunlar, uzaklık hissini vermek için gittikçe küçülür.

Barok estetiğine çok yakışan bu küçük tiyatro gösterisini, gizli Roma turu için özel bir tur rezervasyonu yaparak veya Trastevere ve Yahudi mahallesi ziyaretiniz sırasında mutlaka izlemelisiniz.

• Nehrin karşısına geçip Trastévere'deki ünlü Santa Maria bazilikasını ziyaret etmeden önceburayı görmeyi unutmayın.
• Ziyaret saatleri: Palazzo Spada , Capo di Ferro Meydanı, 13 numarada bulunur ve salıdan pazara 8:30-19:30 saatleri arasında ziyaret edilebilir.
• Fiyat: Giriş ücreti 5 €'dur.